Pōhaku Kolye

Bir Taşın Hikâyesi
Yalınlıkta gizli bir güç saklıdır.
Taş…
Yalnızca bir malzeme değil, insanlık tarihinin en kadim tanığı.
Barınmak için, korunmak için, iz bırakmak için ve sonunda bedenimizi teslim etmek için…
O hep oradaydı. Sessiz, sağlam ve sabırlı.
Biz, yaşamın keskin köşelerine çarpa çarpa öğrenirken, deniz taşları kendilerini akışa bırakmayı seçti.
Suyun, rüzgârın, zamanın elleriyle şekillendiler. Sivrilikleri kayboldu, benzersizlikleri ortaya çıktı.
Her biri biricik.
Her biri sade ama derin.
Tıpkı bizler gibi… ama bir farkla: Onlar şekillendirilmekten korkmazlar.
Biz de bu yüzden bu taşları boynumuza kolye olarak takıyoruz.
Yalınlığın, uyumun, sabrın ve zarif bir gücün hatırlatıcısı olsun diye.
Her biri bize şunu fısıldıyor:
“Sen değişmekten korkma. Akışta kal. Yumuşaklığında güç var.”
Tıpkı Edip Cansever’in dizelerinde dediği gibi:
“Olağanüstü bir çakıl – cam kâsenin içinde –
Bütün biçimlerle uyumlu – yumuşak, dingin –
Yontucu olsam çakılla başlardım işe ben
Büyütmek için yalınlığı – ve abartmak için.”